Ana içeriğe atla
BİLGİSAYAR TEKNOLOJİSİNİN BU KADAR HIZLI GELİŞMESİNİN NEDENLERİ

Globalleşen hayatımıza teknolojinin bu kadar hâkim olmasının tek sebebi kolaylık getirmek midir, yoksa sadece birazcık popüler dünyada biz de varız anlayışı mıdır?

Evvel zaman öncesine baktığımızda, eski çağ uygarlıklarını incelersek, teknoloji anlamında, elektriğin olmadığını görüyoruz. Bence teknolojinin dönüm noktası ve hatta başlangıcı elektriğin ilk üretildiği tarihtir. Bu dönem insanlarının ilk ışık kaynağı olarak kandilleri kullanıyorlar. Tarihi devirlerden buyana dünya nüfusunun artması, ihtiyaç duyulan gereksinimlerin artması ile birlikte, meraklı insanların tavırları hep göze çarpıyor.

Bugün eğer dünyanın diğer ucundaki olup bitenden haberdar olabiliyorsak ve en çok hayranı olduğumuz sanatçıyı izleyebiliyorsak, bu teknolojinin bize getirdiği avantajlar sayesindedir. Bu çağı bize sunan, yaşamı kolaylaştıran, her şeyin başlangıç sebebi olan bilim adamları o dönemlerde, bugünün en popüler sanatçıları kadar tanınıyorlarmış. Günümüzde maalesef bunları göremiyoruz. Ama takip etmek istesek onlardan haberdarız.

Bilim adamlarımızın geliştirdikleri buluşlar kendilerini ortadan kaldırmak için zemin hazırlama durumuna gelebiliyor. Teknoloji sınır tanımıyor. Bazen bilinçsizce kullanmak insan sağlığına zarar verebiliyor. Bunun farkında bulunan insanlar daha olumlu sonuçlar alabileceğine inandığına, eminim.

Günler günleri kovaladıkça insanlar devamlı ve daha fazla hız düşkünü olmak istediler. Belki de teknolojinin bu kadar hızlı olmasının sebebi; bizi köreltmesi yorumunu yapabiliriz. Biliyoruz ki ilk bilgisayar kavramını ortaya çıkaran fikir; toplama işlemini gerçekleştiren makinanın icadından sonra olmuş. İnsan beyni daha çok neyle meşgulse onda daha iyidir. 4 işlem yapmamış bir insanın beyin damarlarında bu mekanizmanın gelişmesi söz konusu değildir.

İlk bilgisayar bir oda büyüklüğündeyken içerisine girerek bir fabrika havasında çalışan insanoğlunun bugünleri hayal ettiğini düşünüyor musunuz? Bunu bilmiyorum ama insanoğlu asla ışık hızından daha hızlı bir bilgisayar üretmeyi hayal edemiyor. Belki de imkânsız görüyor, belki de ulaşılabilecek en son hız olarak algılıyor.

Bilgisayarlarımızla birçok şeyi yapabiliyoruz. Tabi bu durum günümüzde marka kavramını ortaya çıkardı. Markaların kendi aralarında yaptığı rekabet bilgisayarlarımızın devamlı ve hızlı gelişmesini sağladı. Tahmin ediyorum ki markaların 10 yıl sonra ki bilgisayar teknolojileri ellerinde hazır beklemekte olduklarına eminim. Bunların piyasada yer almamasının sebebi sizce nedir? Bence ellerinde bulunan tüm teknolojiden para kazanma isteğidir. A markası bir çıkış yaptığında, B markası sırada ki bilgisayar teknolojisini piyasaya sürerek talebin kendisine artmasını sağlamasıdır, yani doğru hamleyi oynamaktır önemli olan. Yoksa bu durum birazcık teknolojiyle tanışma hızımızı yavaşlatıyor gibi düşündürtüyor.

Popülist doğan toplumun her yeni çıkan ürünü aldığı dikkatimizi çekiyor. Sebebiyse markaların sosyal yaşamı daha eğlenceli hale getirmesidir. Diğeri ise daha fazla enerji tasarrufu sağlayan bilgisayarların satışı ilgi çekici olabiliyor.

Eğer en son hıza ulaşılırsa bilim adamları, somut teknolojideki kavramı bitirecek ve soyut teknoloji kavramı gelişmeye devam edecektir. Belki o zaman bilgisayarlara ihtiyaç duymayacağız. Bu durumda yer, mekân, zaman gözetmeksizin, rüya görür gibi hareket edebiliyor olacağız.

Aslında doğamızda var olan matematik, geometri, fizik, kimya alanları teknolojinin taam kendisidir. Bunları bilmese de birey teknolojiyi kullanabiliyor. İşte teknolojiyi asıl var eden temel sebep bence budur.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Basit ve Dinamik Disk Nedir? Birbirine Nasıl Dönüştürülür?

Sabit diskler Windows 2000 işletim sistemine kadar sadece temel disk (basic disk) olarak ayarlanabiliyordu. Temel disk en fazla 4 birincil bölüm (primary partition) veya 3 primary ve 1 genişleyebilir bölüm (extended partition) şeklinde yapılandırılabilir. Bir temel diskte sadece 1 tane extended partition oluşturulabilir ve sadece primary partitionlara işletim sistemi kurulabilir. Windows 2000 ile gelen dinamik disk teknolojisi, Windows 2000 den sonraki tüm Windowssürümlerinde kullanılabilmektedir. Dinamik disk kavramıyla bölüm (partition) kavramı yerinihacim (volume) kavramına bırakmıştır. Dinamik disklerde, temel disklerde olduğu gibi bir sınırlama yoktur. İstenildiği kadar volume oluşturabilir, temel disk istenirse dinamik hale getirebilir ve bu işlem esnasında herhangi bir veri kaybı yaşanmaz. Fakat dinamik diskler temel diske çevirildiğinde bir veri kaybı söz konusu olacaktır. Temel diskin bilgileri kayıt defterinde tutulur. Dinamik diskin bilgileri kendi üstünde tutulur.

Einstein'in Rölativite Kuramına Bakış

Bu yüzyılın başlarında kuramsal fizikte altın çağ başladığı zaman, adı henüz bilim dünyasında duyulmamış bir fizikçi vardı. Bu, Annalen der Physık’in 1905 tarihli sayısında fotoelektrik olayı, Brown hareketi ve özel görelilikle ilgili ünlü üç çalışmasını birden yayınlayarak üne kavuşan Albert Einstein’dır. Onun fizikteki hayat boyu çalışmaları bilimin felsefesi ve yöntemleri üzerinde büyük etki yaptı. Einstein’ın kendisi bilimci filozoftu. Bu yüzyılın başlarında kuramsal fizikte altın çağ başladığı zaman, adı henüz bilim dünyasında duyulmamış bir fizikçi vardı. Bu, Annalen der Physık’in 1905 tarihli sayısında fotoelektrik olayı, Brown hareketi ve özel görelilikle ilgili ünlü üç çalışmasını birden yayınlayarak üne kavuşan Albert Einstein’dır. Onun fizikteki hayat boyu çalışmaları bilimin felsefesi ve yöntemleri üzerinde büyük etki yaptı. Einstein’ın kendisi bilimci filozoftu. O, hayranlık uyandırıcı bir şekilde felsefeyi kullanarak bugün modern bilimin önemli bir kısmı olan buluşlarını

Rubik Küp Nasıl Çözülür?

Rubik küp 3x3x3 veya 4x4x4 gibi karesel formatta ve her kenarı farklı renkte olan bir küptür. Bu küpün; sabır küpü, sinir küpü, zekâ küpü, renk küpü, Rubikin küpü, sihirli küp (magic box), 3d Puzzle, gibi birçok değişik adı vardır. Unutulmamalıdır ki küpün çözümü için geliştirilmiş bir algoritma vardır. Bu küp ezbere çözülemez. Bu yazıda sizlere küpün en yaygın çözümü anlatılacaktır. Hata yaptığınız yerde hatayı düzeltmeye çalışmayın belirtilen algoritma çerçevesinde çözüme baştan başlayın. Hala küpü çözemediyseniz buradaki yazımızda belirtilen otomatik çözen programları deneyebilirsiniz. Öncelikle bilmeniz gerekenler: Küpün parçaları birbirinden bağımsız değildirler. Küpün orta noktası daima sabittir. Küpü ne kadar çevirirseniz çevirin değişmezler. Kırmızının karşısında daima turuncu, yeşilin karşısında mavi, sarının karşısında beyaz vardır. Bir küp, toplam 26 adet parçadan oluşmaktadır: 8 adet üç renkli köşe parçası, 12 adet iki renkli parça ve 6 adet de sabit tek ren